mantıksız

Turkish

Etymology

mantık +‎ -sız

Adjective

mantıksız

1. illogical

Declension

predicative forms of mantıksız

present tense
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I am)	mantıksızım	mantıksız mıyım?	mantıksız değilim	mantıksız değil miyim?
sen (you are)	mantıksızsın	mantıksız mısın?	mantıksız değilsin	mantıksız değil misin?
o (he/she/it is)	mantıksız / mantıksızdır	mantıksız mı?	mantıksız değil	mantıksız değil mi?
biz (we are)	mantıksızız	mantıksız mıyız?	mantıksız değiliz	mantıksız değil miyiz?
siz (you are)	mantıksızsınız	mantıksız mısınız?	mantıksız değilsiniz	mantıksız değil misiniz?
onlar (they are)	mantıksız(lar)	mantıksız(lar) mı?	mantıksız değil(ler)	mantıksız değiller mi?
past tense
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I was)	mantıksızdım	mantıksız mıydım?	mantıksız değildim	mantıksız değil miydim?
sen (you were)	mantıksızdın	mantıksız mıydın?	mantıksız değildin	mantıksız değil miydin?
o (he/she/it was)	mantıksızdı	mantıksız mıydı?	mantıksız değildi	mantıksız değil miydi?
biz (we were)	mantıksızdık	mantıksız mıydık?	mantıksız değildik	mantıksız değil miydik?
siz (you were)	mantıksızdınız	mantıksız mıydınız?	mantıksız değildiniz	mantıksız değil miydiniz?
onlar (they were)	mantıksızdılar	mantıksız mıydılar?	mantıksız değildi(ler) / değillerdi	mantıksız değil miydiler?
indirect past
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I was)	mantıksızmışım	mantıksız mıymışım?	mantıksız değilmişim	mantıksız değil miymişim?
sen (you were)	mantıksızmışsın	mantıksız mıymışsın?	mantıksız değilmişsin	mantıksız değil miymişsin?
o (he/she/it was)	mantıksızmış	mantıksız mıymış?	mantıksız değilmiş	mantıksız değil miymiş?
biz (we were)	mantıksızmışız	mantıksız mıymışız?	mantıksız değilmişiz	mantıksız değil miymişiz?
siz (you were)	mantıksızmışsınız	mantıksız mıymışsınız?	mantıksız değilmişsiniz	mantıksız değil miymişsiniz?
onlar (they were)	mantıksızmışlar	mantıksız mıymışlar?	mantıksız değilmiş(ler) / değillermiş	mantıksız değil miymişler?
conditional
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (if I)	mantıksızsam	mantıksız mıysam?	mantıksız değilsem	mantıksız değil miysem?
sen (if you)	mantıksızsan	mantıksız mıysan?	mantıksız değilsen	mantıksız değil miysen?
o (if he/she/it)	mantıksızsa	mantıksız mıysa?	mantıksız değilse	mantıksız değil miyse?
biz (if we)	mantıksızsak	mantıksız mıysak?	mantıksız değilsek	mantıksız değil miysek?
siz (if you)	mantıksızsanız	mantıksız mıysanız?	mantıksız değilseniz	mantıksız değil miyseniz?
onlar (if they)	mantıksızsalar	mantıksız mıysalar?	mantıksız değilseler / değillerse	mantıksız değil miyseler?