savurgan

Turkish

Etymology

From savur- (“to cast away, to toss, to disperse, to blow away”) +‎ -gan.

Pronunciation

• IPA^(key): /sa.vuɾˈɡan/
• Hyphenation: sa‧vur‧gan

Adjective

savurgan

1. wasteful, extravagant, spendthrift

   Synonyms: müsrif, tutumsuz

Declension

predicative forms of savurgan

present tense
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I am)	savurganım	savurgan mıyım?	savurgan değilim	savurgan değil miyim?
sen (you are)	savurgansın	savurgan mısın?	savurgan değilsin	savurgan değil misin?
o (he/she/it is)	savurgan / savurgandır	savurgan mı?	savurgan değil	savurgan değil mi?
biz (we are)	savurganız	savurgan mıyız?	savurgan değiliz	savurgan değil miyiz?
siz (you are)	savurgansınız	savurgan mısınız?	savurgan değilsiniz	savurgan değil misiniz?
onlar (they are)	savurgan(lar)	savurgan(lar) mı?	savurgan değil(ler)	savurgan değiller mi?
past tense
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I was)	savurgandım	savurgan mıydım?	savurgan değildim	savurgan değil miydim?
sen (you were)	savurgandın	savurgan mıydın?	savurgan değildin	savurgan değil miydin?
o (he/she/it was)	savurgandı	savurgan mıydı?	savurgan değildi	savurgan değil miydi?
biz (we were)	savurgandık	savurgan mıydık?	savurgan değildik	savurgan değil miydik?
siz (you were)	savurgandınız	savurgan mıydınız?	savurgan değildiniz	savurgan değil miydiniz?
onlar (they were)	savurgandılar	savurgan mıydılar?	savurgan değildi(ler) / değillerdi	savurgan değil miydiler?
indirect past
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I was)	savurganmışım	savurgan mıymışım?	savurgan değilmişim	savurgan değil miymişim?
sen (you were)	savurganmışsın	savurgan mıymışsın?	savurgan değilmişsin	savurgan değil miymişsin?
o (he/she/it was)	savurganmış	savurgan mıymış?	savurgan değilmiş	savurgan değil miymiş?
biz (we were)	savurganmışız	savurgan mıymışız?	savurgan değilmişiz	savurgan değil miymişiz?
siz (you were)	savurganmışsınız	savurgan mıymışsınız?	savurgan değilmişsiniz	savurgan değil miymişsiniz?
onlar (they were)	savurganmışlar	savurgan mıymışlar?	savurgan değilmiş(ler) / değillermiş	savurgan değil miymişler?
conditional
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (if I)	savurgansam	savurgan mıysam?	savurgan değilsem	savurgan değil miysem?
sen (if you)	savurgansan	savurgan mıysan?	savurgan değilsen	savurgan değil miysen?
o (if he/she/it)	savurgansa	savurgan mıysa?	savurgan değilse	savurgan değil miyse?
biz (if we)	savurgansak	savurgan mıysak?	savurgan değilsek	savurgan değil miysek?
siz (if you)	savurgansanız	savurgan mıysanız?	savurgan değilseniz	savurgan değil miyseniz?
onlar (if they)	savurgansalar	savurgan mıysalar?	savurgan değilseler / değillerse	savurgan değil miyseler?

Further reading

• “savurgan”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu
• Çağbayır, Yaşar (2007) “savurgan”, in Ötüken Türkçe Sözlük (in Turkish), Istanbul: Ötüken Neşriyat, page 4096