büktürmek

Turkish

Verb

büktürmek (third-person singular simple present büktürür)

1. To let somebody bend something
2. To let somebody curve something
3. To let somebody entwist something
4. To let somebody fold something
5. To let somebody inflect something

Conjugation

Conjugation of büktürmek (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			büktürmek
impersonal participle	imperfective		büktüren
	perfective		büktürmüş
	prospective		büktürecek
personal participle	non-prospective		büktürtüğüm	büktürtüğün	büktürtüğü	büktürtüğümüz	büktürtüğünüz	büktürtükleri
	prospective		büktüreceğim	büktüreceğin	büktüreceği	büktüreceğimiz	büktüreceğiniz	büktürecekleri
verbal noun			büktürme
way of doing			büktürüş
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	büktürürüm	büktürürsün	büktürür	büktürürüz	büktürürsünüz	büktürürler
		imperfective	büktürüyorum	büktürüyorsun	büktürüyor	büktürüyoruz	büktürüyorsunuz	büktürüyorlar
	past	perfective	büktürtüm	büktürtün	büktürtü	büktürtük	büktürtünüz	büktürtüler
		imperfective	büktürüyordum	büktürüyordun	büktürüyordu	büktürüyorduk	büktürüyordunuz	büktürüyorlardı (or büktürüyordular)
	future		büktüreceğim	büktüreceksin	büktürecek	büktüreceğiz	büktüreceksiniz	büktürecekler
inferential	perfective		büktürmüşüm	büktürmüşsün	büktürmüş	büktürmüşüz	büktürmüşsünüz	büktürmüşler
	aorist		büktürürmüşüm	büktürürmüşsün	büktürürmüş	büktürürmüşüz	büktürürmüşsünüz	büktürürlermiş (or büktürürmüşlar)
	imperfective		büktürüyormuşum	büktürüyormuşsun	büktürüyormuş	büktürüyormuşuz	büktürüyormuşsunuz	büktürüyorlarmış
conditional	simple		büktürsem	büktürsen	büktürse	büktürsek	büktürseniz	büktürseler
	perfective		büktürseydim	büktürseydin	büktürseydi	büktürseydik	büktürseydiniz	büktürseydiler
optative			büktüreyim	büktüresin	büktüre	büktürelim	büktüresiniz	büktüreler
progressive			büktürmekteyim	büktürmektesin	büktürmekte	büktürmekteyiz	büktürmektesiniz	büktürmekteler
necessitative			büktürmeliyim	büktürmelisin	büktürmeli	büktürmeliyiz	büktürmelisiniz	büktürmeliler
imperative				büktür	büktürsün		büktürün	büktürsünler
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	büktürür müyüm?	büktürür müsün?	büktürür mü?	büktürür müyüz?	büktürür müsünüz?	büktürürler mi?
		imperfective	büktürüyor muyum?	büktürüyor musun?	büktürüyor mu?	büktürüyor muyuz?	büktürüyor musunuz?	büktürüyorlar mı?
	past	perfective	büktürtüm mü?	büktürtün mü?	büktürtü mü?	büktürtük mü?	büktürtünüz mü?	büktürtüler mi?
		imperfective	büktürüyor muydum?	büktürüyor muydun?	büktürüyor muydu?	büktürüyor muyduk?	büktürüyor muydunuz?	büktürüyorlar mıydı?
	future		büktürecek miyim?	büktürecek misin?	büktürecek mi?	büktürecek miyiz?	büktürecek misiniz?	büktürecekler mi?
inferential	perfective		büktürmüş müyüm?	büktürmüş müsün?	büktürmüş mü?	büktürmüş müyüz?	büktürmüş müsünüz?	büktürmüşler mi?
	aorist		büktürür müymüşüm?	büktürür müymüşsün?	büktürür müymüş?	büktürür müymüşüz?	büktürür müymüşsünüz?	büktürürler miymiş?
	imperfective		büktürüyor muymuşum?	büktürüyor muymuşsun?	büktürüyor muymuş?	büktürüyor muymuşuz?	büktürüyor muymuşsunuz?	büktürüyorlar mıymış?
conditional	simple		büktürsem mi?	büktürsen mi?	büktürse mi?	büktürsek mi?	büktürseniz mi?	büktürseler mi?
	perfective		büktürse miydim?	büktürse miydin?	büktürse miydi?	büktürse miydik?	büktürse miydiniz?	büktürseler miydi?
progressive			büktürmekte miyim?	büktürmekte misin?	büktürmekte mi?	büktürmekte miyiz?	büktürmekte misiniz?	büktürmekteler mi?
necessitative			büktürmeli miyim?	büktürmeli misin?	büktürmeli mi?	büktürmeli miyiz?	büktürmeli misiniz?	büktürmeliler mi?
Negative declarative
infinitive			büktürmemek
impersonal participle	imperfective		büktürmeyen
	perfective		büktürmemiş
	prospective		büktürmeyecek
personal participle	non-prospective		büktürmediğim	büktürmediğin	büktürmediği	büktürmediğimiz	büktürmediğiniz	büktürmedikleri
	prospective		büktürmeyeceğim	büktürmeyeceğin	büktürmeyeceği	büktürmeyeceğimiz	büktürmeyeceğiniz	büktürmeyecekleri
verbal noun			büktürmeme
way of doing			büktürmeyüş
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	büktürmem	büktürmezsin	büktürmez	büktürmeyiz	büktürmezsiniz	büktürmezler
		imperfective	büktürmüyorum	büktürmüyorsun	büktürmüyor	büktürmüyoruz	büktürmüyorsunuz	büktürmüyorlar
	past	perfective	büktürmedim	büktürmedin	büktürmedi	büktürmedik	büktürmediniz	büktürmediler
		imperfective	büktürmüyordum	büktürmüyordun	büktürmüyordu	büktürmüyorduk	büktürmüyordunuz	büktürmüyorlardı
	future		büktürmeyeceğim	büktürmeyeceksin	büktürmeyecek	büktürmeyeceğiz	büktürmeyeceksiniz	büktürmeyecekler
inferential	perfective		büktürmemişim	büktürmemişsin	büktürmemiş	büktürmemişiz	büktürmemişsiniz	büktürmemişler
	aorist		büktürmezmişim	büktürmezmişsin	büktürmezmiş	büktürmezmişiz	büktürmezmişsiniz	büktürmezlermiş
	imperfective		büktürmüyormuşum	büktürmüyormuşsun	büktürmüyormuş	büktürmüyormuşuz	büktürmüyormuşsunuz	büktürmüyorlarmış
conditional	simple		büktürmesem	büktürmesen	büktürmese	büktürmesek	büktürmeseniz	büktürmeseler
	perfective		büktürmeseydim	büktürmeseydin	büktürmeseydi	büktürmeseydik	büktürmeseydiniz	büktürmeseydiler
optative			büktürmeyeyim	büktürmeyesin	büktürmeye	büktürmeyelim	büktürmeyesiniz	büktürmeyeler
progressive			büktürmemekteyim	büktürmemektesin	büktürmemekte	büktürmemekteyiz	büktürmemektesiniz	büktürmemekteler
necessitative			büktürmemeliyim	büktürmemelisin	büktürmemeli	büktürmemeliyiz	büktürmemelisiniz	büktürmemeliler
imperative				büktürme	büktürmesin		büktürmeyin	büktürmesinler
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	büktürmez miyim?	büktürmez misin?	büktürmez mi?	büktürmez miyiz?	büktürmez misiniz?	büktürmezler mi?
		imperfective	büktürmüyor muyum?	büktürmüyor musun?	büktürmüyor mu?	büktürmüyor muyuz?	büktürmüyor musunuz?	büktürmüyorlar mı?
	past	perfective	büktürmedim mi?	büktürmedin mi?	büktürmedi mi?	büktürmedik mi?	büktürmediniz mi?	büktürmediler mi?
		imperfective	büktürmüyor muydum?	büktürmüyor muydun?	büktürmüyor muydu?	büktürmüyor muyduk?	büktürmüyor muydunuz?	büktürmüyorlar mıydı?
	future		büktürmeyecek miyim?	büktürmeyecek misin?	büktürmeyecek mi?	büktürmeyecek miyiz?	büktürmeyecek misiniz?	büktürmeyecekler mi?
inferential	perfective		büktürmemiş miyim?	büktürmemiş misin?	büktürmemiş mi?	büktürmemiş miyiz?	büktürmemiş misiniz?	büktürmemişler mi?
	aorist		büktürmez miymişim?	büktürmez miymişsin?	büktürmez miymiş?	büktürmez miymişiz?	büktürmez miymişsiniz?	büktürmezler miymiş?
	imperfective		büktürmüyor muymuşum?	büktürmüyor muymuşsun?	büktürmüyor muymuş?	büktürmüyor muymuşuz?	büktürmüyor muymuşsunuz?	büktürmüyorlar mıymış?
conditional	simple		büktürmesem mi?	büktürmesen mi?	büktürmese mi?	büktürmesek mi?	büktürmeseniz mi?	büktürmeseler mi?
	perfective		büktürmese miydim?	büktürmese miydin?	büktürmese miydi?	büktürmese miydik?	büktürmese miydiniz?	büktürmeseler miydi?
progressive			büktürmemekte miyim?	büktürmemekte misin?	büktürmemekte mi?	büktürmemekte miyiz?	büktürmemekte misiniz?	büktürmemekteler mi?
necessitative			büktürmemeli miyim?	büktürmemeli misin?	büktürmemeli mi?	büktürmemeli miyiz?	büktürmemeli misiniz?	büktürmemeliler mi?

Derived terms

• büktürtmek
• büktürülmek