büktürtülmek

Turkish

Etymology

Verb

büktürtülmek (third-person singular simple present büktürtülür)

To be bend by somebody found by somebody else
To be curved by somebody found by somebody else
To be entwisted by somebody found by somebody else
To be folded by somebody found by somebody else
To be inflected by somebody found by somebody else

Conjugation

Conjugation of büktürtülmek (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative

infinitive			büktürtülmek
impersonal participle	imperfective		büktürtülen
	perfective		büktürtülmüş
	prospective		büktürtülecek
personal participle	non-prospective		büktürtüldüğüm	büktürtüldüğün	büktürtüldüğü	büktürtüldüğümüz	büktürtüldüğünüz	büktürtüldükleri
personal participle	prospective		büktürtüleceğim	büktürtüleceğin	büktürtüleceği	büktürtüleceğimiz	büktürtüleceğiniz	büktürtülecekleri
verbal noun			büktürtülme
way of doing			büktürtülüş
			singular			plural
			1^st person	2^nd person	3^rd person	1^st person	2^nd person	3^rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	büktürtülürüm	büktürtülürsün	büktürtülür	büktürtülürüz	büktürtülürsünüz	büktürtülürler
	present	imperfective	büktürtülüyorum	büktürtülüyorsun	büktürtülüyor	büktürtülüyoruz	büktürtülüyorsunuz	büktürtülüyorlar
	past	perfective	büktürtüldüm	büktürtüldün	büktürtüldü	büktürtüldük	büktürtüldünüz	büktürtüldüler
	past	imperfective	büktürtülüyordum	büktürtülüyordun	büktürtülüyordu	büktürtülüyorduk	büktürtülüyordunuz	büktürtülüyorlardı (or büktürtülüyordular)
	future		büktürtüleceğim	büktürtüleceksin	büktürtülecek	büktürtüleceğiz	büktürtüleceksiniz	büktürtülecekler
inferential	perfective		büktürtülmüşüm	büktürtülmüşsün	büktürtülmüş	büktürtülmüşüz	büktürtülmüşsünüz	büktürtülmüşler
	aorist		büktürtülürmüşüm	büktürtülürmüşsün	büktürtülürmüş	büktürtülürmüşüz	büktürtülürmüşsünüz	büktürtülürlermiş (or büktürtülürmüşlar)
	imperfective		büktürtülüyormuşum	büktürtülüyormuşsun	büktürtülüyormuş	büktürtülüyormuşuz	büktürtülüyormuşsunuz	büktürtülüyorlarmış
conditional	simple		büktürtülsem	büktürtülsen	büktürtülse	büktürtülsek	büktürtülseniz	büktürtülseler
conditional	perfective		büktürtülseydim	büktürtülseydin	büktürtülseydi	büktürtülseydik	büktürtülseydiniz	büktürtülseydiler
optative			büktürtüleyim	büktürtülesin	büktürtüle	büktürtülelim	büktürtülesiniz	büktürtüleler
progressive			büktürtülmekteyim	büktürtülmektesin	büktürtülmekte	büktürtülmekteyiz	büktürtülmektesiniz	büktürtülmekteler
necessitative			büktürtülmeliyim	büktürtülmelisin	büktürtülmeli	büktürtülmeliyiz	büktürtülmelisiniz	büktürtülmeliler
imperative				büktürtül	büktürtülsün		büktürtülün	büktürtülsünler

Positive interrogative

			singular			plural
			1^st person	2^nd person	3^rd person	1^st person	2^nd person	3^rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	büktürtülür müyüm?	büktürtülür müsün?	büktürtülür mü?	büktürtülür müyüz?	büktürtülür müsünüz?	büktürtülürler mi?
	present	imperfective	büktürtülüyor muyum?	büktürtülüyor musun?	büktürtülüyor mu?	büktürtülüyor muyuz?	büktürtülüyor musunuz?	büktürtülüyorlar mı?
	past	perfective	büktürtüldüm mü?	büktürtüldün mü?	büktürtüldü mü?	büktürtüldük mü?	büktürtüldünüz mü?	büktürtüldüler mi?
	past	imperfective	büktürtülüyor muydum?	büktürtülüyor muydun?	büktürtülüyor muydu?	büktürtülüyor muyduk?	büktürtülüyor muydunuz?	büktürtülüyorlar mıydı?
	future		büktürtülecek miyim?	büktürtülecek misin?	büktürtülecek mi?	büktürtülecek miyiz?	büktürtülecek misiniz?	büktürtülecekler mi?
inferential	perfective		büktürtülmüş müyüm?	büktürtülmüş müsün?	büktürtülmüş mü?	büktürtülmüş müyüz?	büktürtülmüş müsünüz?	büktürtülmüşler mi?
	aorist		büktürtülür müymüşüm?	büktürtülür müymüşsün?	büktürtülür müymüş?	büktürtülür müymüşüz?	büktürtülür müymüşsünüz?	büktürtülürler miymiş?
	imperfective		büktürtülüyor muymuşum?	büktürtülüyor muymuşsun?	büktürtülüyor muymuş?	büktürtülüyor muymuşuz?	büktürtülüyor muymuşsunuz?	büktürtülüyorlar mıymış?
conditional	simple		büktürtülsem mi?	büktürtülsen mi?	büktürtülse mi?	büktürtülsek mi?	büktürtülseniz mi?	büktürtülseler mi?
conditional	perfective		büktürtülse miydim?	büktürtülse miydin?	büktürtülse miydi?	büktürtülse miydik?	büktürtülse miydiniz?	büktürtülseler miydi?
progressive			büktürtülmekte miyim?	büktürtülmekte misin?	büktürtülmekte mi?	büktürtülmekte miyiz?	büktürtülmekte misiniz?	büktürtülmekteler mi?
necessitative			büktürtülmeli miyim?	büktürtülmeli misin?	büktürtülmeli mi?	büktürtülmeli miyiz?	büktürtülmeli misiniz?	büktürtülmeliler mi?

Negative declarative

infinitive			büktürtülmemek
impersonal participle	imperfective		büktürtülmeyen
	perfective		büktürtülmemiş
	prospective		büktürtülmeyecek
personal participle	non-prospective		büktürtülmediğim	büktürtülmediğin	büktürtülmediği	büktürtülmediğimiz	büktürtülmediğiniz	büktürtülmedikleri
personal participle	prospective		büktürtülmeyeceğim	büktürtülmeyeceğin	büktürtülmeyeceği	büktürtülmeyeceğimiz	büktürtülmeyeceğiniz	büktürtülmeyecekleri
verbal noun			büktürtülmeme
way of doing			büktürtülmeyüş
			singular			plural
			1^st person	2^nd person	3^rd person	1^st person	2^nd person	3^rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	büktürtülmem	büktürtülmezsin	büktürtülmez	büktürtülmeyiz	büktürtülmezsiniz	büktürtülmezler
	present	imperfective	büktürtülmüyorum	büktürtülmüyorsun	büktürtülmüyor	büktürtülmüyoruz	büktürtülmüyorsunuz	büktürtülmüyorlar
	past	perfective	büktürtülmedim	büktürtülmedin	büktürtülmedi	büktürtülmedik	büktürtülmediniz	büktürtülmediler
	past	imperfective	büktürtülmüyordum	büktürtülmüyordun	büktürtülmüyordu	büktürtülmüyorduk	büktürtülmüyordunuz	büktürtülmüyorlardı
	future		büktürtülmeyeceğim	büktürtülmeyeceksin	büktürtülmeyecek	büktürtülmeyeceğiz	büktürtülmeyeceksiniz	büktürtülmeyecekler
inferential	perfective		büktürtülmemişim	büktürtülmemişsin	büktürtülmemiş	büktürtülmemişiz	büktürtülmemişsiniz	büktürtülmemişler
	aorist		büktürtülmezmişim	büktürtülmezmişsin	büktürtülmezmiş	büktürtülmezmişiz	büktürtülmezmişsiniz	büktürtülmezlermiş
	imperfective		büktürtülmüyormuşum	büktürtülmüyormuşsun	büktürtülmüyormuş	büktürtülmüyormuşuz	büktürtülmüyormuşsunuz	büktürtülmüyorlarmış
conditional	simple		büktürtülmesem	büktürtülmesen	büktürtülmese	büktürtülmesek	büktürtülmeseniz	büktürtülmeseler
conditional	perfective		büktürtülmeseydim	büktürtülmeseydin	büktürtülmeseydi	büktürtülmeseydik	büktürtülmeseydiniz	büktürtülmeseydiler
optative			büktürtülmeyeyim	büktürtülmeyesin	büktürtülmeye	büktürtülmeyelim	büktürtülmeyesiniz	büktürtülmeyeler
progressive			büktürtülmemekteyim	büktürtülmemektesin	büktürtülmemekte	büktürtülmemekteyiz	büktürtülmemektesiniz	büktürtülmemekteler
necessitative			büktürtülmemeliyim	büktürtülmemelisin	büktürtülmemeli	büktürtülmemeliyiz	büktürtülmemelisiniz	büktürtülmemeliler
imperative				büktürtülme	büktürtülmesin		büktürtülmeyin	büktürtülmesinler

Negative interrogative

			singular			plural
			1^st person	2^nd person	3^rd person	1^st person	2^nd person	3^rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	büktürtülmez miyim?	büktürtülmez misin?	büktürtülmez mi?	büktürtülmez miyiz?	büktürtülmez misiniz?	büktürtülmezler mi?
	present	imperfective	büktürtülmüyor muyum?	büktürtülmüyor musun?	büktürtülmüyor mu?	büktürtülmüyor muyuz?	büktürtülmüyor musunuz?	büktürtülmüyorlar mı?
	past	perfective	büktürtülmedim mi?	büktürtülmedin mi?	büktürtülmedi mi?	büktürtülmedik mi?	büktürtülmediniz mi?	büktürtülmediler mi?
	past	imperfective	büktürtülmüyor muydum?	büktürtülmüyor muydun?	büktürtülmüyor muydu?	büktürtülmüyor muyduk?	büktürtülmüyor muydunuz?	büktürtülmüyorlar mıydı?
	future		büktürtülmeyecek miyim?	büktürtülmeyecek misin?	büktürtülmeyecek mi?	büktürtülmeyecek miyiz?	büktürtülmeyecek misiniz?	büktürtülmeyecekler mi?
inferential	perfective		büktürtülmemiş miyim?	büktürtülmemiş misin?	büktürtülmemiş mi?	büktürtülmemiş miyiz?	büktürtülmemiş misiniz?	büktürtülmemişler mi?
	aorist		büktürtülmez miymişim?	büktürtülmez miymişsin?	büktürtülmez miymiş?	büktürtülmez miymişiz?	büktürtülmez miymişsiniz?	büktürtülmezler miymiş?
	imperfective		büktürtülmüyor muymuşum?	büktürtülmüyor muymuşsun?	büktürtülmüyor muymuş?	büktürtülmüyor muymuşuz?	büktürtülmüyor muymuşsunuz?	büktürtülmüyorlar mıymış?
conditional	simple		büktürtülmesem mi?	büktürtülmesen mi?	büktürtülmese mi?	büktürtülmesek mi?	büktürtülmeseniz mi?	büktürtülmeseler mi?
conditional	perfective		büktürtülmese miydim?	büktürtülmese miydin?	büktürtülmese miydi?	büktürtülmese miydik?	büktürtülmese miydiniz?	büktürtülmeseler miydi?
progressive			büktürtülmemekte miyim?	büktürtülmemekte misin?	büktürtülmemekte mi?	büktürtülmemekte miyiz?	büktürtülmemekte misiniz?	büktürtülmemekteler mi?
necessitative			büktürtülmemeli miyim?	büktürtülmemeli misin?	büktürtülmemeli mi?	büktürtülmemeli miyiz?	büktürtülmemeli misiniz?	büktürtülmemeliler mi?

Related terms

büktürülmek