dayanmak

Turkish

Etymology

From Ottoman Turkish طایانمق (dayanmak), reflexive and passive of dayamak.

Verb

dayanmak (third-person singular simple present dayanır)

1. (with dative) to lean on, to rely on
2. to bear, to tolerate

Conjugation

Conjugation of dayanmak (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			dayanmak
impersonal participle	imperfective		dayanan
	perfective		dayanmış
	prospective		dayanacak
personal participle	non-prospective		dayandığım	dayandığın	dayandığı	dayandığımız	dayandığınız	dayandıkları
	prospective		dayanacağım	dayanacağın	dayanacağı	dayanacağımız	dayanacağınız	dayanacakları
verbal noun			dayanma
way of doing			dayanış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	dayanırım	dayanırsın	dayanır	dayanırız	dayanırsınız	dayanırlar
		imperfective	dayanıyorum	dayanıyorsun	dayanıyor	dayanıyoruz	dayanıyorsunuz	dayanıyorlar
	past	perfective	dayandım	dayandın	dayandı	dayandık	dayandınız	dayandılar
		imperfective	dayanıyordum	dayanıyordun	dayanıyordu	dayanıyorduk	dayanıyordunuz	dayanıyorlardı (or dayanıyordular)
	future		dayanacağım	dayanacaksın	dayanacak	dayanacağız	dayanacaksınız	dayanacaklar
inferential	perfective		dayanmışım	dayanmışsın	dayanmış	dayanmışız	dayanmışsınız	dayanmışlar
	aorist		dayanırmışım	dayanırmışsın	dayanırmış	dayanırmışız	dayanırmışsınız	dayanırlarmış (or dayanırmışlar)
	imperfective		dayanıyormuşum	dayanıyormuşsun	dayanıyormuş	dayanıyormuşuz	dayanıyormuşsunuz	dayanıyorlarmış
conditional	simple		dayansam	dayansan	dayansa	dayansak	dayansanız	dayansalar
	perfective		dayansaydım	dayansaydın	dayansaydı	dayansaydık	dayansaydınız	dayansaydılar
optative			dayanayım	dayanasın	dayana	dayanalım	dayanasınız	dayanalar
progressive			dayanmaktayım	dayanmaktasın	dayanmakta	dayanmaktayız	dayanmaktasınız	dayanmaktalar
necessitative			dayanmalıyım	dayanmalısın	dayanmalı	dayanmalıyız	dayanmalısınız	dayanmalılar
imperative				dayan	dayansın		dayanın	dayansınlar
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	dayanır mıyım?	dayanır mısın?	dayanır mı?	dayanır mıyız?	dayanır mısınız?	dayanırlar mı?
		imperfective	dayanıyor muyum?	dayanıyor musun?	dayanıyor mu?	dayanıyor muyuz?	dayanıyor musunuz?	dayanıyorlar mı?
	past	perfective	dayandım mı?	dayandın mı?	dayandı mı?	dayandık mı?	dayandınız mı?	dayandılar mı?
		imperfective	dayanıyor muydum?	dayanıyor muydun?	dayanıyor muydu?	dayanıyor muyduk?	dayanıyor muydunuz?	dayanıyorlar mıydı?
	future		dayanacak mıyım?	dayanacak mısın?	dayanacak mı?	dayanacak mıyız?	dayanacak mısınız?	dayanacaklar mı?
inferential	perfective		dayanmış mıyım?	dayanmış mısın?	dayanmış mı?	dayanmış mıyız?	dayanmış mısınız?	dayanmışlar mı?
	aorist		dayanır mıymışım?	dayanır mıymışsın?	dayanır mıymış?	dayanır mıymışız?	dayanır mıymışsınız?	dayanırlar mıymış?
	imperfective		dayanıyor muymuşum?	dayanıyor muymuşsun?	dayanıyor muymuş?	dayanıyor muymuşuz?	dayanıyor muymuşsunuz?	dayanıyorlar mıymış?
conditional	simple		dayansam mı?	dayansan mı?	dayansa mı?	dayansak mı?	dayansanız mı?	dayansalar mı?
	perfective		dayansa mıydım?	dayansa mıydın?	dayansa mıydı?	dayansa mıydık?	dayansa mıydınız?	dayansalar mıydı?
progressive			dayanmakta mıyım?	dayanmakta mısın?	dayanmakta mı?	dayanmakta mıyız?	dayanmakta mısınız?	dayanmaktalar mı?
necessitative			dayanmalı mıyım?	dayanmalı mısın?	dayanmalı mı?	dayanmalı mıyız?	dayanmalı mısınız?	dayanmalılar mı?
Negative declarative
infinitive			dayanmamak
impersonal participle	imperfective		dayanmayan
	perfective		dayanmamış
	prospective		dayanmayacak
personal participle	non-prospective		dayanmadığım	dayanmadığın	dayanmadığı	dayanmadığımız	dayanmadığınız	dayanmadıkları
	prospective		dayanmayacağım	dayanmayacağın	dayanmayacağı	dayanmayacağımız	dayanmayacağınız	dayanmayacakları
verbal noun			dayanmama
way of doing			dayanmayış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	dayanmam	dayanmazsın	dayanmaz	dayanmayız	dayanmazsınız	dayanmazlar
		imperfective	dayanmıyorum	dayanmıyorsun	dayanmıyor	dayanmıyoruz	dayanmıyorsunuz	dayanmıyorlar
	past	perfective	dayanmadım	dayanmadın	dayanmadı	dayanmadık	dayanmadınız	dayanmadılar
		imperfective	dayanmıyordum	dayanmıyordun	dayanmıyordu	dayanmıyorduk	dayanmıyordunuz	dayanmıyorlardı
	future		dayanmayacağım	dayanmayacaksın	dayanmayacak	dayanmayacağız	dayanmayacaksınız	dayanmayacaklar
inferential	perfective		dayanmamışım	dayanmamışsın	dayanmamış	dayanmamışız	dayanmamışsınız	dayanmamışlar
	aorist		dayanmazmışım	dayanmazmışsın	dayanmazmış	dayanmazmışız	dayanmazmışsınız	dayanmazlarmış
	imperfective		dayanmıyormuşum	dayanmıyormuşsun	dayanmıyormuş	dayanmıyormuşuz	dayanmıyormuşsunuz	dayanmıyorlarmış
conditional	simple		dayanmasam	dayanmasan	dayanmasa	dayanmasak	dayanmasanız	dayanmasalar
	perfective		dayanmasaydım	dayanmasaydın	dayanmasaydı	dayanmasaydık	dayanmasaydınız	dayanmasaydılar
optative			dayanmayayım	dayanmayasın	dayanmaya	dayanmayalım	dayanmayasınız	dayanmayalar
progressive			dayanmamaktayım	dayanmamaktasın	dayanmamakta	dayanmamaktayız	dayanmamaktasınız	dayanmamaktalar
necessitative			dayanmamalıyım	dayanmamalısın	dayanmamalı	dayanmamalıyız	dayanmamalısınız	dayanmamalılar
imperative				dayanma	dayanmasın		dayanmayın	dayanmasınlar
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	dayanmaz mıyım?	dayanmaz mısın?	dayanmaz mı?	dayanmaz mıyız?	dayanmaz mısınız?	dayanmazlar mı?
		imperfective	dayanmıyor muyum?	dayanmıyor musun?	dayanmıyor mu?	dayanmıyor muyuz?	dayanmıyor musunuz?	dayanmıyorlar mı?
	past	perfective	dayanmadım mı?	dayanmadın mı?	dayanmadı mı?	dayanmadık mı?	dayanmadınız mı?	dayanmadılar mı?
		imperfective	dayanmıyor muydum?	dayanmıyor muydun?	dayanmıyor muydu?	dayanmıyor muyduk?	dayanmıyor muydunuz?	dayanmıyorlar mıydı?
	future		dayanmayacak mıyım?	dayanmayacak mısın?	dayanmayacak mı?	dayanmayacak mıyız?	dayanmayacak mısınız?	dayanmayacaklar mı?
inferential	perfective		dayanmamış mıyım?	dayanmamış mısın?	dayanmamış mı?	dayanmamış mıyız?	dayanmamış mısınız?	dayanmamışlar mı?
	aorist		dayanmaz mıymışım?	dayanmaz mıymışsın?	dayanmaz mıymış?	dayanmaz mıymışız?	dayanmaz mıymışsınız?	dayanmazlar mıymış?
	imperfective		dayanmıyor muymuşum?	dayanmıyor muymuşsun?	dayanmıyor muymuş?	dayanmıyor muymuşuz?	dayanmıyor muymuşsunuz?	dayanmıyorlar mıymış?
conditional	simple		dayanmasam mı?	dayanmasan mı?	dayanmasa mı?	dayanmasak mı?	dayanmasanız mı?	dayanmasalar mı?
	perfective		dayanmasa mıydım?	dayanmasa mıydın?	dayanmasa mıydı?	dayanmasa mıydık?	dayanmasa mıydınız?	dayanmasalar mıydı?
progressive			dayanmamakta mıyım?	dayanmamakta mısın?	dayanmamakta mı?	dayanmamakta mıyız?	dayanmamakta mısınız?	dayanmamaktalar mı?
necessitative			dayanmamalı mıyım?	dayanmamalı mısın?	dayanmamalı mı?	dayanmamalı mıyız?	dayanmamalı mısınız?	dayanmamalılar mı?

Derived terms

• dayanışmak
• dayanılmak

References

• Avery, Robert et al., editors (2013), The Redhouse Dictionary Turkish/Ottoman English, 21st edition, Istanbul: Sev Yayıncılık, →ISBN