farzetmek

Turkish edit

Alternative forms edit

farz etmek

Etymology edit

From Ottoman Turkish فرض ایتمك. Equivalent to farz +‎ etmek.

Verb edit

farzetmek (third-person singular simple present farzeder)

to presume, to reckon as

Conjugation edit

Conjugation of farzetmek

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative

infinitive			farzetmek
impersonal participle	imperfective		farzeden
	perfective		farzetmiş
	prospective		farzedecek
personal participle	non-prospective		farzettiğim	farzettiğin	farzettiği	farzettiğimiz	farzettiğiniz	farzettikleri
personal participle	prospective		farzedeceğim	farzedeceğin	farzedeceği	farzedeceğimiz	farzedeceğiniz	farzedecekleri
verbal noun			farzetme
way of doing			farzediş
			singular			plural
			1^st person	2^nd person	3^rd person	1^st person	2^nd person	3^rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	farzederim	farzedersin	farzeder	farzederiz	farzedersiniz	farzederler
	present	imperfective	farzediyorum	farzediyorsun	farzediyor	farzediyoruz	farzediyorsunuz	farzediyorlar
	past	perfective	farzettim	farzettin	farzetti	farzettik	farzettiniz	farzettiler
	past	imperfective	farzediyordum	farzediyordun	farzediyordu	farzediyorduk	farzediyordunuz	farzediyorlardı (or farzediyordular)
	future		farzedeceğim	farzedeceksin	farzedecek	farzedeceğiz	farzedeceksiniz	farzedecekler
inferential	perfective		farzetmişim	farzetmişsin	farzetmiş	farzetmişiz	farzetmişsiniz	farzetmişler
	aorist		farzedermişim	farzedermişsin	farzedermiş	farzedermişiz	farzedermişsiniz	farzederlermiş (or farzedermişlar)
	imperfective		farzediyormuşum	farzediyormuşsun	farzediyormuş	farzediyormuşuz	farzediyormuşsunuz	farzediyorlarmış
conditional	simple		farzetsem	farzetsen	farzetse	farzetsek	farzetseniz	farzetseler
conditional	perfective		farzetseydim	farzetseydin	farzetseydi	farzetseydik	farzetseydiniz	farzetseydiler
optative			farzedeyim	farzedesin	farzede	farzedelim	farzedesiniz	farzedeler
progressive			farzetmekteyim	farzetmektesin	farzetmekte	farzetmekteyiz	farzetmektesiniz	farzetmekteler
necessitative			farzetmeliyim	farzetmelisin	farzetmeli	farzetmeliyiz	farzetmelisiniz	farzetmeliler
imperative				farzet	farzetsin		farzedin (or farzediniz)	farzetsinler

Positive interrogative

			singular			plural
			1^st person	2^nd person	3^rd person	1^st person	2^nd person	3^rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	farzeder miyim?	farzeder misin?	farzeder mi?	farzeder miyiz?	farzeder misiniz?	farzederler mi?
	present	imperfective	farzediyor muyum?	farzediyor musun?	farzediyor mu?	farzediyor muyuz?	farzediyor musunuz?	farzediyorlar mı?
	past	perfective	farzettim mi?	farzettin mi?	farzetti mi?	farzettik mi?	farzettiniz mi?	farzettiler mi?
	past	imperfective	farzediyor muydum?	farzediyor muydun?	farzediyor muydu?	farzediyor muyduk?	farzediyor muydunuz?	farzediyorlar mıydı?
	future		farzedecek miyim?	farzedecek misin?	farzedecek mi?	farzedecek miyiz?	farzedecek misiniz?	farzedecekler mi?
inferential	perfective		farzetmiş miyim?	farzetmiş misin?	farzetmiş mi?	farzetmiş miyiz?	farzetmiş misiniz?	farzetmişler mi?
	aorist		farzeder miymişim?	farzeder miymişsin?	farzeder miymiş?	farzeder miymişiz?	farzeder miymişsiniz?	farzederler miymiş?
	imperfective		farzediyor muymuşum?	farzediyor muymuşsun?	farzediyor muymuş?	farzediyor muymuşuz?	farzediyor muymuşsunuz?	farzediyorlar mıymış?
conditional	simple		farzetsem mi?	farzetsen mi?	farzetse mi?	farzetsek mi?	farzetseniz mi?	farzetseler mi?
conditional	perfective		farzetse miydim?	farzetse miydin?	farzetse miydi?	farzetse miydik?	farzetse miydiniz?	farzetseler miydi?
progressive			farzetmekte miyim?	farzetmekte misin?	farzetmekte mi?	farzetmekte miyiz?	farzetmekte misiniz?	farzetmekteler mi?
necessitative			farzetmeli miyim?	farzetmeli misin?	farzetmeli mi?	farzetmeli miyiz?	farzetmeli misiniz?	farzetmeliler mi?

Negative declarative

infinitive			farzetmemek
impersonal participle	imperfective		farzetmeyen
	perfective		farzetmemiş
	prospective		farzetmeyecek
personal participle	non-prospective		farzetmediğim	farzetmediğin	farzetmediği	farzetmediğimiz	farzetmediğiniz	farzetmedikleri
personal participle	prospective		farzetmeyeceğim	farzetmeyeceğin	farzetmeyeceği	farzetmeyeceğimiz	farzetmeyeceğiniz	farzetmeyecekleri
verbal noun			farzetmeme
way of doing			farzetmeyiş
			singular			plural
			1^st person	2^nd person	3^rd person	1^st person	2^nd person	3^rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	farzetmem	farzetmezsin	farzetmez	farzetmeyiz	farzetmezsiniz	farzetmezler
	present	imperfective	farzetmiyorum	farzetmiyorsun	farzetmiyor	farzetmiyoruz	farzetmiyorsunuz	farzetmiyorlar
	past	perfective	farzetmedim	farzetmedin	farzetmedi	farzetmedik	farzetmediniz	farzetmediler
	past	imperfective	farzetmiyordum	farzetmiyordun	farzetmiyordu	farzetmiyorduk	farzetmiyordunuz	farzetmiyorlardı
	future		farzetmeyeceğim	farzetmeyeceksin	farzetmeyecek	farzetmeyeceğiz	farzetmeyeceksiniz	farzetmeyecekler
inferential	perfective		farzetmemişim	farzetmemişsin	farzetmemiş	farzetmemişiz	farzetmemişsiniz	farzetmemişler
	aorist		farzetmezmişim	farzetmezmişsin	farzetmezmiş	farzetmezmişiz	farzetmezmişsiniz	farzetmezlermiş
	imperfective		farzetmiyormuşum	farzetmiyormuşsun	farzetmiyormuş	farzetmiyormuşuz	farzetmiyormuşsunuz	farzetmiyorlarmış
conditional	simple		farzetmesem	farzetmesen	farzetmese	farzetmesek	farzetmeseniz	farzetmeseler
conditional	perfective		farzetmeseydim	farzetmeseydin	farzetmeseydi	farzetmeseydik	farzetmeseydiniz	farzetmeseydiler
optative			farzetmeyeyim	farzetmeyesin	farzetmeye	farzetmeyelim	farzetmeyesiniz	farzetmeyeler
progressive			farzetmemekteyim	farzetmemektesin	farzetmemekte	farzetmemekteyiz	farzetmemektesiniz	farzetmemekteler
necessitative			farzetmemeliyim	farzetmemelisin	farzetmemeli	farzetmemeliyiz	farzetmemelisiniz	farzetmemeliler
imperative				farzetme	farzetmesin		farzetmeyin (or farzetmeyiniz)	farzetmesinler

Negative interrogative

			singular			plural
			1^st person	2^nd person	3^rd person	1^st person	2^nd person	3^rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	farzetmez miyim?	farzetmez misin?	farzetmez mi?	farzetmez miyiz?	farzetmez misiniz?	farzetmezler mi?
	present	imperfective	farzetmiyor muyum?	farzetmiyor musun?	farzetmiyor mu?	farzetmiyor muyuz?	farzetmiyor musunuz?	farzetmiyorlar mı?
	past	perfective	farzetmedim mi?	farzetmedin mi?	farzetmedi mi?	farzetmedik mi?	farzetmediniz mi?	farzetmediler mi?
	past	imperfective	farzetmiyor muydum?	farzetmiyor muydun?	farzetmiyor muydu?	farzetmiyor muyduk?	farzetmiyor muydunuz?	farzetmiyorlar mıydı?
	future		farzetmeyecek miyim?	farzetmeyecek misin?	farzetmeyecek mi?	farzetmeyecek miyiz?	farzetmeyecek misiniz?	farzetmeyecekler mi?
inferential	perfective		farzetmemiş miyim?	farzetmemiş misin?	farzetmemiş mi?	farzetmemiş miyiz?	farzetmemiş misiniz?	farzetmemişler mi?
	aorist		farzetmez miymişim?	farzetmez miymişsin?	farzetmez mimiş?	farzetmez miymişiz?	farzetmez miymişsiniz?	farzetmezler miymiş?
	imperfective		farzetmiyor muymuşum?	farzetmiyor muymuşsun?	farzetmiyor muymuş?	farzetmiyor muymuşuz?	farzetmiyor muymuşsunuz?	farzetmiyorlar mıymış?
conditional	simple		farzetmesem mi?	farzetmesen mi?	farzetmese mi?	farzetmesek mi?	farzetmeseniz mi?	farzetmeseler mi?
conditional	perfective		farzetmese miydim?	farzetmese miydin?	farzetmese miydi?	farzetmese miydik?	farzetmese miydiniz?	farzetmeseler miydi?
progressive			farzetmemekte miyim?	farzetmemekte misin?	farzetmemekte mi?	farzetmemekte miyiz?	farzetmemekte misiniz?	farzetmemekteler mi?
necessitative			farzetmemeli miyim?	farzetmemeli misin?	farzetmemeli mi?	farzetmemeli miyiz?	farzetmemeli misiniz?	farzetmemeliler mi?