gelişigüzel

Turkish

Etymology

From geliş (“way of coming”) +‎ -i (“possessive suffix”) +‎ güzel (“pretty, pleasant”).

Pronunciation

• IPA^(key): /ɟe.liˈʃi.ɟy.zel/

Adjective

gelişigüzel

1. random, haphazard

   Synonyms: rastgele, düzensiz

2. slapdash, careless and hasty, cursory

   Synonyms: üstünkörü, baştan savma

Declension

predicative forms of gelişigüzel

present tense
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I am)	gelişigüzelim	gelişigüzel miyim?	gelişigüzel değilim	gelişigüzel değil miyim?
sen (you are)	gelişigüzelsin	gelişigüzel misin?	gelişigüzel değilsin	gelişigüzel değil misin?
o (he/she/it is)	gelişigüzel / gelişigüzeldir	gelişigüzel mi?	gelişigüzel değil	gelişigüzel değil mi?
biz (we are)	gelişigüzeliz	gelişigüzel miyiz?	gelişigüzel değiliz	gelişigüzel değil miyiz?
siz (you are)	gelişigüzelsiniz	gelişigüzel misiniz?	gelişigüzel değilsiniz	gelişigüzel değil misiniz?
onlar (they are)	gelişigüzel(ler)	gelişigüzel(ler) mi?	gelişigüzel değil(ler)	gelişigüzel değiller mi?
past tense
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I was)	gelişigüzeldim	gelişigüzel miydim?	gelişigüzel değildim	gelişigüzel değil miydim?
sen (you were)	gelişigüzeldin	gelişigüzel miydin?	gelişigüzel değildin	gelişigüzel değil miydin?
o (he/she/it was)	gelişigüzeldi	gelişigüzel miydi?	gelişigüzel değildi	gelişigüzel değil miydi?
biz (we were)	gelişigüzeldik	gelişigüzel miydik?	gelişigüzel değildik	gelişigüzel değil miydik?
siz (you were)	gelişigüzeldiniz	gelişigüzel miydiniz?	gelişigüzel değildiniz	gelişigüzel değil miydiniz?
onlar (they were)	gelişigüzeldiler	gelişigüzel miydiler?	gelişigüzel değildi(ler) / değillerdi	gelişigüzel değil miydiler?
indirect past
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (I was)	gelişigüzelmişim	gelişigüzel miymişim?	gelişigüzel değilmişim	gelişigüzel değil miymişim?
sen (you were)	gelişigüzelmişsin	gelişigüzel miymişsin?	gelişigüzel değilmişsin	gelişigüzel değil miymişsin?
o (he/she/it was)	gelişigüzelmiş	gelişigüzel miymiş?	gelişigüzel değilmiş	gelişigüzel değil miymiş?
biz (we were)	gelişigüzelmişiz	gelişigüzel miymişiz?	gelişigüzel değilmişiz	gelişigüzel değil miymişiz?
siz (you were)	gelişigüzelmişsiniz	gelişigüzel miymişsiniz?	gelişigüzel değilmişsiniz	gelişigüzel değil miymişsiniz?
onlar (they were)	gelişigüzelmişler	gelişigüzel miymişler?	gelişigüzel değilmiş(ler) / değillermiş	gelişigüzel değil miymişler?
conditional
	positive, declarative	positive, interrogative	negative, declarative	negative, interrogative
ben (if I)	gelişigüzelsem	gelişigüzel miysem?	gelişigüzel değilsem	gelişigüzel değil miysem?
sen (if you)	gelişigüzelsen	gelişigüzel miysen?	gelişigüzel değilsen	gelişigüzel değil miysen?
o (if he/she/it)	gelişigüzelse	gelişigüzel miyse?	gelişigüzel değilse	gelişigüzel değil miyse?
biz (if we)	gelişigüzelsek	gelişigüzel miysek?	gelişigüzel değilsek	gelişigüzel değil miysek?
siz (if you)	gelişigüzelseniz	gelişigüzel miyseniz?	gelişigüzel değilseniz	gelişigüzel değil miyseniz?
onlar (if they)	gelişigüzelseler	gelişigüzel miyseler?	gelişigüzel değilseler / değillerse	gelişigüzel değil miyseler?

Adverb

gelişigüzel

1. at random, by chance

Further reading

• “gelişigüzel”, in Turkish dictionaries, Türk Dil Kurumu