ulaşmak

Turkish

Etymology

From Ottoman Turkish اولاشمق (ulaşmak, “to reach, overtake, meet, adhere to”), analyzable as ula- +‎ -ş. Cognate with Kazakh ұласу (ūlasu, “to go on, continue”), etc.

Verb

ulaşmak (third-person singular simple present ulaşır)

1. to reach, to arrive at

Conjugation

Conjugation of ulaşmak (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			ulaşmak
impersonal participle	imperfective		ulaşan
	perfective		ulaşmış
	prospective		ulaşacak
personal participle	non-prospective		ulaştığım	ulaştığın	ulaştığı	ulaştığımız	ulaştığınız	ulaştıkları
	prospective		ulaşacağım	ulaşacağın	ulaşacağı	ulaşacağımız	ulaşacağınız	ulaşacakları
verbal noun			ulaşma
way of doing			ulaşış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	ulaşırım	ulaşırsın	ulaşır	ulaşırız	ulaşırsınız	ulaşırlar
		imperfective	ulaşıyorum	ulaşıyorsun	ulaşıyor	ulaşıyoruz	ulaşıyorsunuz	ulaşıyorlar
	past	perfective	ulaştım	ulaştın	ulaştı	ulaştık	ulaştınız	ulaştılar
		imperfective	ulaşıyordum	ulaşıyordun	ulaşıyordu	ulaşıyorduk	ulaşıyordunuz	ulaşıyorlardı (or ulaşıyordular)
	future		ulaşacağım	ulaşacaksın	ulaşacak	ulaşacağız	ulaşacaksınız	ulaşacaklar
inferential	perfective		ulaşmışım	ulaşmışsın	ulaşmış	ulaşmışız	ulaşmışsınız	ulaşmışlar
	aorist		ulaşırmışım	ulaşırmışsın	ulaşırmış	ulaşırmışız	ulaşırmışsınız	ulaşırlarmış (or ulaşırmışlar)
	imperfective		ulaşıyormuşum	ulaşıyormuşsun	ulaşıyormuş	ulaşıyormuşuz	ulaşıyormuşsunuz	ulaşıyorlarmış
conditional	simple		ulaşsam	ulaşsan	ulaşsa	ulaşsak	ulaşsanız	ulaşsalar
	perfective		ulaşsaydım	ulaşsaydın	ulaşsaydı	ulaşsaydık	ulaşsaydınız	ulaşsaydılar
optative			ulaşayım	ulaşasın	ulaşa	ulaşalım	ulaşasınız	ulaşalar
progressive			ulaşmaktayım	ulaşmaktasın	ulaşmakta	ulaşmaktayız	ulaşmaktasınız	ulaşmaktalar
necessitative			ulaşmalıyım	ulaşmalısın	ulaşmalı	ulaşmalıyız	ulaşmalısınız	ulaşmalılar
imperative				ulaş	ulaşsın		ulaşın	ulaşsınlar
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	ulaşır mıyım?	ulaşır mısın?	ulaşır mı?	ulaşır mıyız?	ulaşır mısınız?	ulaşırlar mı?
		imperfective	ulaşıyor muyum?	ulaşıyor musun?	ulaşıyor mu?	ulaşıyor muyuz?	ulaşıyor musunuz?	ulaşıyorlar mı?
	past	perfective	ulaştım mı?	ulaştın mı?	ulaştı mı?	ulaştık mı?	ulaştınız mı?	ulaştılar mı?
		imperfective	ulaşıyor muydum?	ulaşıyor muydun?	ulaşıyor muydu?	ulaşıyor muyduk?	ulaşıyor muydunuz?	ulaşıyorlar mıydı?
	future		ulaşacak mıyım?	ulaşacak mısın?	ulaşacak mı?	ulaşacak mıyız?	ulaşacak mısınız?	ulaşacaklar mı?
inferential	perfective		ulaşmış mıyım?	ulaşmış mısın?	ulaşmış mı?	ulaşmış mıyız?	ulaşmış mısınız?	ulaşmışlar mı?
	aorist		ulaşır mıymışım?	ulaşır mıymışsın?	ulaşır mıymış?	ulaşır mıymışız?	ulaşır mıymışsınız?	ulaşırlar mıymış?
	imperfective		ulaşıyor muymuşum?	ulaşıyor muymuşsun?	ulaşıyor muymuş?	ulaşıyor muymuşuz?	ulaşıyor muymuşsunuz?	ulaşıyorlar mıymış?
conditional	simple		ulaşsam mı?	ulaşsan mı?	ulaşsa mı?	ulaşsak mı?	ulaşsanız mı?	ulaşsalar mı?
	perfective		ulaşsa mıydım?	ulaşsa mıydın?	ulaşsa mıydı?	ulaşsa mıydık?	ulaşsa mıydınız?	ulaşsalar mıydı?
progressive			ulaşmakta mıyım?	ulaşmakta mısın?	ulaşmakta mı?	ulaşmakta mıyız?	ulaşmakta mısınız?	ulaşmaktalar mı?
necessitative			ulaşmalı mıyım?	ulaşmalı mısın?	ulaşmalı mı?	ulaşmalı mıyız?	ulaşmalı mısınız?	ulaşmalılar mı?
Negative declarative
infinitive			ulaşmamak
impersonal participle	imperfective		ulaşmayan
	perfective		ulaşmamış
	prospective		ulaşmayacak
personal participle	non-prospective		ulaşmadığım	ulaşmadığın	ulaşmadığı	ulaşmadığımız	ulaşmadığınız	ulaşmadıkları
	prospective		ulaşmayacağım	ulaşmayacağın	ulaşmayacağı	ulaşmayacağımız	ulaşmayacağınız	ulaşmayacakları
verbal noun			ulaşmama
way of doing			ulaşmayış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	ulaşmam	ulaşmazsın	ulaşmaz	ulaşmayız	ulaşmazsınız	ulaşmazlar
		imperfective	ulaşmıyorum	ulaşmıyorsun	ulaşmıyor	ulaşmıyoruz	ulaşmıyorsunuz	ulaşmıyorlar
	past	perfective	ulaşmadım	ulaşmadın	ulaşmadı	ulaşmadık	ulaşmadınız	ulaşmadılar
		imperfective	ulaşmıyordum	ulaşmıyordun	ulaşmıyordu	ulaşmıyorduk	ulaşmıyordunuz	ulaşmıyorlardı
	future		ulaşmayacağım	ulaşmayacaksın	ulaşmayacak	ulaşmayacağız	ulaşmayacaksınız	ulaşmayacaklar
inferential	perfective		ulaşmamışım	ulaşmamışsın	ulaşmamış	ulaşmamışız	ulaşmamışsınız	ulaşmamışlar
	aorist		ulaşmazmışım	ulaşmazmışsın	ulaşmazmış	ulaşmazmışız	ulaşmazmışsınız	ulaşmazlarmış
	imperfective		ulaşmıyormuşum	ulaşmıyormuşsun	ulaşmıyormuş	ulaşmıyormuşuz	ulaşmıyormuşsunuz	ulaşmıyorlarmış
conditional	simple		ulaşmasam	ulaşmasan	ulaşmasa	ulaşmasak	ulaşmasanız	ulaşmasalar
	perfective		ulaşmasaydım	ulaşmasaydın	ulaşmasaydı	ulaşmasaydık	ulaşmasaydınız	ulaşmasaydılar
optative			ulaşmayayım	ulaşmayasın	ulaşmaya	ulaşmayalım	ulaşmayasınız	ulaşmayalar
progressive			ulaşmamaktayım	ulaşmamaktasın	ulaşmamakta	ulaşmamaktayız	ulaşmamaktasınız	ulaşmamaktalar
necessitative			ulaşmamalıyım	ulaşmamalısın	ulaşmamalı	ulaşmamalıyız	ulaşmamalısınız	ulaşmamalılar
imperative				ulaşma	ulaşmasın		ulaşmayın	ulaşmasınlar
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	ulaşmaz mıyım?	ulaşmaz mısın?	ulaşmaz mı?	ulaşmaz mıyız?	ulaşmaz mısınız?	ulaşmazlar mı?
		imperfective	ulaşmıyor muyum?	ulaşmıyor musun?	ulaşmıyor mu?	ulaşmıyor muyuz?	ulaşmıyor musunuz?	ulaşmıyorlar mı?
	past	perfective	ulaşmadım mı?	ulaşmadın mı?	ulaşmadı mı?	ulaşmadık mı?	ulaşmadınız mı?	ulaşmadılar mı?
		imperfective	ulaşmıyor muydum?	ulaşmıyor muydun?	ulaşmıyor muydu?	ulaşmıyor muyduk?	ulaşmıyor muydunuz?	ulaşmıyorlar mıydı?
	future		ulaşmayacak mıyım?	ulaşmayacak mısın?	ulaşmayacak mı?	ulaşmayacak mıyız?	ulaşmayacak mısınız?	ulaşmayacaklar mı?
inferential	perfective		ulaşmamış mıyım?	ulaşmamış mısın?	ulaşmamış mı?	ulaşmamış mıyız?	ulaşmamış mısınız?	ulaşmamışlar mı?
	aorist		ulaşmaz mıymışım?	ulaşmaz mıymışsın?	ulaşmaz mıymış?	ulaşmaz mıymışız?	ulaşmaz mıymışsınız?	ulaşmazlar mıymış?
	imperfective		ulaşmıyor muymuşum?	ulaşmıyor muymuşsun?	ulaşmıyor muymuş?	ulaşmıyor muymuşuz?	ulaşmıyor muymuşsunuz?	ulaşmıyorlar mıymış?
conditional	simple		ulaşmasam mı?	ulaşmasan mı?	ulaşmasa mı?	ulaşmasak mı?	ulaşmasanız mı?	ulaşmasalar mı?
	perfective		ulaşmasa mıydım?	ulaşmasa mıydın?	ulaşmasa mıydı?	ulaşmasa mıydık?	ulaşmasa mıydınız?	ulaşmasalar mıydı?
progressive			ulaşmamakta mıyım?	ulaşmamakta mısın?	ulaşmamakta mı?	ulaşmamakta mıyız?	ulaşmamakta mısınız?	ulaşmamaktalar mı?
necessitative			ulaşmamalı mıyım?	ulaşmamalı mısın?	ulaşmamalı mı?	ulaşmamalı mıyız?	ulaşmamalı mısınız?	ulaşmamalılar mı?

Related terms

• ulak
• ulaştırma

References

• Nişanyan, Sevan (2002–) “ulaşmak”, in Nişanyan Sözlük
• Redhouse, James W. (1890) “اولاشمق”, in A Turkish and English Lexicon‎^[1], Constantinople: A. H. Boyajian, page 265