kaynaşmak

Turkish

Etymology

From Ottoman Turkish قایناشمق. Equivalent to kayna- +‎ -ş-

Verb

kaynaşmak (third-person singular simple present kaynaşır)

1. (reciprocal) to coalesce, to weld, to unite
2. (reciprocal) to hit it off

Conjugation

Conjugation of kaynaşmak (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			kaynaşmak
impersonal participle	imperfective		kaynaşan
	perfective		kaynaşmış
	prospective		kaynaşacak
personal participle	non-prospective		kaynaştığım	kaynaştığın	kaynaştığı	kaynaştığımız	kaynaştığınız	kaynaştıkları
	prospective		kaynaşacağım	kaynaşacağın	kaynaşacağı	kaynaşacağımız	kaynaşacağınız	kaynaşacakları
verbal noun			kaynaşma
way of doing			kaynaşış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	kaynaşırım	kaynaşırsın	kaynaşır	kaynaşırız	kaynaşırsınız	kaynaşırlar
		imperfective	kaynaşıyorum	kaynaşıyorsun	kaynaşıyor	kaynaşıyoruz	kaynaşıyorsunuz	kaynaşıyorlar
	past	perfective	kaynaştım	kaynaştın	kaynaştı	kaynaştık	kaynaştınız	kaynaştılar
		imperfective	kaynaşıyordum	kaynaşıyordun	kaynaşıyordu	kaynaşıyorduk	kaynaşıyordunuz	kaynaşıyorlardı (or kaynaşıyordular)
	future		kaynaşacağım	kaynaşacaksın	kaynaşacak	kaynaşacağız	kaynaşacaksınız	kaynaşacaklar
inferential	perfective		kaynaşmışım	kaynaşmışsın	kaynaşmış	kaynaşmışız	kaynaşmışsınız	kaynaşmışlar
	aorist		kaynaşırmışım	kaynaşırmışsın	kaynaşırmış	kaynaşırmışız	kaynaşırmışsınız	kaynaşırlarmış (or kaynaşırmışlar)
	imperfective		kaynaşıyormuşum	kaynaşıyormuşsun	kaynaşıyormuş	kaynaşıyormuşuz	kaynaşıyormuşsunuz	kaynaşıyorlarmış
conditional	simple		kaynaşsam	kaynaşsan	kaynaşsa	kaynaşsak	kaynaşsanız	kaynaşsalar
	perfective		kaynaşsaydım	kaynaşsaydın	kaynaşsaydı	kaynaşsaydık	kaynaşsaydınız	kaynaşsaydılar
optative			kaynaşayım	kaynaşasın	kaynaşa	kaynaşalım	kaynaşasınız	kaynaşalar
progressive			kaynaşmaktayım	kaynaşmaktasın	kaynaşmakta	kaynaşmaktayız	kaynaşmaktasınız	kaynaşmaktalar
necessitative			kaynaşmalıyım	kaynaşmalısın	kaynaşmalı	kaynaşmalıyız	kaynaşmalısınız	kaynaşmalılar
imperative				kaynaş	kaynaşsın		kaynaşın	kaynaşsınlar
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	kaynaşır mıyım?	kaynaşır mısın?	kaynaşır mı?	kaynaşır mıyız?	kaynaşır mısınız?	kaynaşırlar mı?
		imperfective	kaynaşıyor muyum?	kaynaşıyor musun?	kaynaşıyor mu?	kaynaşıyor muyuz?	kaynaşıyor musunuz?	kaynaşıyorlar mı?
	past	perfective	kaynaştım mı?	kaynaştın mı?	kaynaştı mı?	kaynaştık mı?	kaynaştınız mı?	kaynaştılar mı?
		imperfective	kaynaşıyor muydum?	kaynaşıyor muydun?	kaynaşıyor muydu?	kaynaşıyor muyduk?	kaynaşıyor muydunuz?	kaynaşıyorlar mıydı?
	future		kaynaşacak mıyım?	kaynaşacak mısın?	kaynaşacak mı?	kaynaşacak mıyız?	kaynaşacak mısınız?	kaynaşacaklar mı?
inferential	perfective		kaynaşmış mıyım?	kaynaşmış mısın?	kaynaşmış mı?	kaynaşmış mıyız?	kaynaşmış mısınız?	kaynaşmışlar mı?
	aorist		kaynaşır mıymışım?	kaynaşır mıymışsın?	kaynaşır mıymış?	kaynaşır mıymışız?	kaynaşır mıymışsınız?	kaynaşırlar mıymış?
	imperfective		kaynaşıyor muymuşum?	kaynaşıyor muymuşsun?	kaynaşıyor muymuş?	kaynaşıyor muymuşuz?	kaynaşıyor muymuşsunuz?	kaynaşıyorlar mıymış?
conditional	simple		kaynaşsam mı?	kaynaşsan mı?	kaynaşsa mı?	kaynaşsak mı?	kaynaşsanız mı?	kaynaşsalar mı?
	perfective		kaynaşsa mıydım?	kaynaşsa mıydın?	kaynaşsa mıydı?	kaynaşsa mıydık?	kaynaşsa mıydınız?	kaynaşsalar mıydı?
progressive			kaynaşmakta mıyım?	kaynaşmakta mısın?	kaynaşmakta mı?	kaynaşmakta mıyız?	kaynaşmakta mısınız?	kaynaşmaktalar mı?
necessitative			kaynaşmalı mıyım?	kaynaşmalı mısın?	kaynaşmalı mı?	kaynaşmalı mıyız?	kaynaşmalı mısınız?	kaynaşmalılar mı?
Negative declarative
infinitive			kaynaşmamak
impersonal participle	imperfective		kaynaşmayan
	perfective		kaynaşmamış
	prospective		kaynaşmayacak
personal participle	non-prospective		kaynaşmadığım	kaynaşmadığın	kaynaşmadığı	kaynaşmadığımız	kaynaşmadığınız	kaynaşmadıkları
	prospective		kaynaşmayacağım	kaynaşmayacağın	kaynaşmayacağı	kaynaşmayacağımız	kaynaşmayacağınız	kaynaşmayacakları
verbal noun			kaynaşmama
way of doing			kaynaşmayış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	kaynaşmam	kaynaşmazsın	kaynaşmaz	kaynaşmayız	kaynaşmazsınız	kaynaşmazlar
		imperfective	kaynaşmıyorum	kaynaşmıyorsun	kaynaşmıyor	kaynaşmıyoruz	kaynaşmıyorsunuz	kaynaşmıyorlar
	past	perfective	kaynaşmadım	kaynaşmadın	kaynaşmadı	kaynaşmadık	kaynaşmadınız	kaynaşmadılar
		imperfective	kaynaşmıyordum	kaynaşmıyordun	kaynaşmıyordu	kaynaşmıyorduk	kaynaşmıyordunuz	kaynaşmıyorlardı
	future		kaynaşmayacağım	kaynaşmayacaksın	kaynaşmayacak	kaynaşmayacağız	kaynaşmayacaksınız	kaynaşmayacaklar
inferential	perfective		kaynaşmamışım	kaynaşmamışsın	kaynaşmamış	kaynaşmamışız	kaynaşmamışsınız	kaynaşmamışlar
	aorist		kaynaşmazmışım	kaynaşmazmışsın	kaynaşmazmış	kaynaşmazmışız	kaynaşmazmışsınız	kaynaşmazlarmış
	imperfective		kaynaşmıyormuşum	kaynaşmıyormuşsun	kaynaşmıyormuş	kaynaşmıyormuşuz	kaynaşmıyormuşsunuz	kaynaşmıyorlarmış
conditional	simple		kaynaşmasam	kaynaşmasan	kaynaşmasa	kaynaşmasak	kaynaşmasanız	kaynaşmasalar
	perfective		kaynaşmasaydım	kaynaşmasaydın	kaynaşmasaydı	kaynaşmasaydık	kaynaşmasaydınız	kaynaşmasaydılar
optative			kaynaşmayayım	kaynaşmayasın	kaynaşmaya	kaynaşmayalım	kaynaşmayasınız	kaynaşmayalar
progressive			kaynaşmamaktayım	kaynaşmamaktasın	kaynaşmamakta	kaynaşmamaktayız	kaynaşmamaktasınız	kaynaşmamaktalar
necessitative			kaynaşmamalıyım	kaynaşmamalısın	kaynaşmamalı	kaynaşmamalıyız	kaynaşmamalısınız	kaynaşmamalılar
imperative				kaynaşma	kaynaşmasın		kaynaşmayın	kaynaşmasınlar
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	kaynaşmaz mıyım?	kaynaşmaz mısın?	kaynaşmaz mı?	kaynaşmaz mıyız?	kaynaşmaz mısınız?	kaynaşmazlar mı?
		imperfective	kaynaşmıyor muyum?	kaynaşmıyor musun?	kaynaşmıyor mu?	kaynaşmıyor muyuz?	kaynaşmıyor musunuz?	kaynaşmıyorlar mı?
	past	perfective	kaynaşmadım mı?	kaynaşmadın mı?	kaynaşmadı mı?	kaynaşmadık mı?	kaynaşmadınız mı?	kaynaşmadılar mı?
		imperfective	kaynaşmıyor muydum?	kaynaşmıyor muydun?	kaynaşmıyor muydu?	kaynaşmıyor muyduk?	kaynaşmıyor muydunuz?	kaynaşmıyorlar mıydı?
	future		kaynaşmayacak mıyım?	kaynaşmayacak mısın?	kaynaşmayacak mı?	kaynaşmayacak mıyız?	kaynaşmayacak mısınız?	kaynaşmayacaklar mı?
inferential	perfective		kaynaşmamış mıyım?	kaynaşmamış mısın?	kaynaşmamış mı?	kaynaşmamış mıyız?	kaynaşmamış mısınız?	kaynaşmamışlar mı?
	aorist		kaynaşmaz mıymışım?	kaynaşmaz mıymışsın?	kaynaşmaz mıymış?	kaynaşmaz mıymışız?	kaynaşmaz mıymışsınız?	kaynaşmazlar mıymış?
	imperfective		kaynaşmıyor muymuşum?	kaynaşmıyor muymuşsun?	kaynaşmıyor muymuş?	kaynaşmıyor muymuşuz?	kaynaşmıyor muymuşsunuz?	kaynaşmıyorlar mıymış?
conditional	simple		kaynaşmasam mı?	kaynaşmasan mı?	kaynaşmasa mı?	kaynaşmasak mı?	kaynaşmasanız mı?	kaynaşmasalar mı?
	perfective		kaynaşmasa mıydım?	kaynaşmasa mıydın?	kaynaşmasa mıydı?	kaynaşmasa mıydık?	kaynaşmasa mıydınız?	kaynaşmasalar mıydı?
progressive			kaynaşmamakta mıyım?	kaynaşmamakta mısın?	kaynaşmamakta mı?	kaynaşmamakta mıyız?	kaynaşmamakta mısınız?	kaynaşmamaktalar mı?
necessitative			kaynaşmamalı mıyım?	kaynaşmamalı mısın?	kaynaşmamalı mı?	kaynaşmamalı mıyız?	kaynaşmamalı mısınız?	kaynaşmamalılar mı?

Derived terms

• kaynaşılmak
• kaynaştırmak