saklamak

Turkish edit

Etymology edit

From Ottoman Turkish صاقلامق (saklamak, “to hide, conceal, save, keep, store, preserve, shield”),^[1] from Old Anatolian Turkish [script needed] (sakla-, “to guard, protect”), derived from Proto-Turkic *sạk (“aware, alert”).^[2] See dialectal sak (“alert, vigilant”).

Equivalent to sak +‎ -la +‎ -mak.

cognates

Cognate with Karakhanid [script needed] (sakla-, “to guard, protect, watch over”), Azerbaijani saxlamaq (“to keep, hold”), Old Uyghur [script needed] (sakla-, “to be careful”), Bashkir һаҡлау (haqlaw, “to guard, protect”), Chagatai [script needed] (saxlamak, “to watch”), Chuvash сыхлама (syhlama, “to protect, keep, store, defend, guard”), Kazakh сақтау (saqtau, “to keep, store, save, protect, guard”), Kipchak [Arabic needed] (sakla-, “to protect, beware of”), Kyrgyz сактоо (saktoo, “to hide, keep, protect”), Tatar саклау (saqlaw, “to protect, guard, defend”), Turkmen saklamak (“to keep, store, take care of”), Uyghur ساقلىماق (saqlimaq, “to preserve, protect, guard, protect”), Uzbek saqlamoq (“to preserve, store, guard”).

Pronunciation edit

IPA^(key): /sɑk.ɫɑˈmɑk/
Hyphenation: sak‧lɑ‧mɑk

Verb edit

saklamak (third-person singular simple present saklar)

(transitive) to hide; to put (something) in a place where it will be harder to discover or out of sight.
(transitive) to keep, store, save
(transitive, with ablative case) to protect, preserve, shield

Conjugation edit

^{The template Template:tr-conj-v does not use the parameter(s): 4=saklar
5=a
Please see Module:checkparams for help with this warning.}

Conjugation of saklamak

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative

infinitive			saklamak
impersonal participle	imperfective		saklayan
	perfective		saklamış
	prospective		saklayacak
personal participle	non-prospective		sakladığım	sakladığın	sakladığı	sakladığımız	sakladığınız	sakladıkları
personal participle	prospective		saklayacağım	saklayacağın	saklayacağı	saklayacağımız	saklayacağınız	saklayacakları
verbal noun			saklama
way of doing			saklayış
			singular			plural
			1^st person	2^nd person	3^rd person	1^st person	2^nd person	3^rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	saklarım	saklarsın	saklar	saklarız	saklarsınız	saklarlar
	present	imperfective	saklıyorum	saklıyorsun	saklıyor	saklıyoruz	saklıyorsunuz	saklıyorlar
	past	perfective	sakladım	sakladın	sakladı	sakladık	sakladınız	sakladılar
	past	imperfective	saklıyordum	saklıyordun	saklıyordu	saklıyorduk	saklıyordunuz	saklıyorlardı
	future		saklayacağım	saklayacaksın	saklayacak	saklayacağız	saklayacaksınız	saklayacaklar
inferential	perfective		saklamışım	saklamışsın	saklamış	saklamışız	saklamışsınız	saklamışlar
	aorist		saklarmışım	saklarmışsın	saklarmış	saklarmışız	saklarmışsınız	saklarmışlar
	imperfective		saklıyormuşum	saklıyormuşsun	saklıyormuş	saklıyormuşuz	saklıyormuşsunuz	saklıyormuşlar
conditional	simple		saklasam	saklasan	saklasa	saklasak	saklasanız	saklasalar
conditional	perfective		saklasaydım	saklasaydın	saklasaydı	saklasaydık	saklasaydınız	saklasaydılar
optative			saklayayım	saklayasın	saklaya	saklayalım	saklayasınız	saklayalar
progressive			saklamaktayım	saklamaktasın	saklamakta	saklamaktayız	saklamaktasınız	saklamaktalar
necessitative			saklamalıyım	saklamalısın	saklamalı	saklamalıyız	saklamalısınız	saklamalılar
imperative				sakla	saklasın		saklayın	saklasınlar

Positive interrogative

			singular			plural
			1^st person	2^nd person	3^rd person	1^st person	2^nd person	3^rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	saklar mıyım?	saklar mısın?	saklar mı?	saklar mıyız?	saklar mısınız?	saklarlar mı?
	present	imperfective	saklıyor muyum?	saklıyor musun?	saklıyor mu?	saklıyor muyuz?	saklıyor musunuz?	saklıyorlar mı?
	past	perfective	sakladım mı?	sakladın mı?	sakladı mı?	sakladık mı?	sakladınız mı?	sakladılar mı?
	past	imperfective	saklıyor muydum?	saklıyor muydun?	saklıyor muydu?	saklıyor muyduk?	saklıyor muydunuz?	saklıyorlar mıydı?
	future		saklayacak mıyım?	saklayacak mısın?	saklayacak mı?	saklayacak mıyız?	saklayacak mısınız?	saklayacaklar mı?
inferential	perfective		saklamış mıyım?	saklamış mısın?	saklamış mı?	saklamış mıyız?	saklamış mısınız?	saklamışlar mı?
	aorist		saklar mıymışım?	saklar mıymışsın?	saklar mıymış?	saklar mıymışız?	saklar mıymışsınız?	saklarlar mıymış?
	imperfective		saklıyor muymuşum?	saklıyor muymuşsun?	saklıyor muymuş?	saklıyor muymuşuz?	saklıyor muymuşsunuz?	saklıyorlar mıymış?
conditional	simple		saklasam mı?	saklasan mı?	saklasa mı?	saklasak mı?	saklasanız mı?	saklasalar mı?
conditional	perfective		saklasa mıydım?	saklasa mıydın?	saklasa mıydı?	saklasa mıydık?	saklasa mıydınız?	saklasalar mıydı?
progressive			saklamakta mıyım?	saklamakta mısın?	saklamakta mı?	saklamakta mıyız?	saklamakta mısınız?	saklamaktalar mı?
necessitative			saklamalı mıyım?	saklamalı mısın?	saklamalı mı?	saklamalı mıyız?	saklamalı mısınız?	saklamalılar mı?

Negative declarative

infinitive			saklamamak
impersonal participle	imperfective		saklamayan
	perfective		saklamamış
	prospective		saklamayacak
personal participle	non-prospective		saklamadığım	saklamadığın	saklamadığı	saklamadığımız	saklamadığınız	saklamadıkları
personal participle	prospective		saklamayacağım	saklamayacağın	saklamayacağı	saklamayacağımız	saklamayacağınız	saklamayacakları
verbal noun			saklamama
way of doing			saklamayış
			singular			plural
			1^st person	2^nd person	3^rd person	1^st person	2^nd person	3^rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	saklamam	saklamazsın	saklamaz	saklamayız	saklamazsınız	saklamazlar
	present	imperfective	saklamıyorum	saklamıyorsun	saklamıyor	saklamıyoruz	saklamıyorsunuz	saklamıyorlar
	past	perfective	saklamadım	saklamadın	saklamadı	saklamadık	saklamadınız	saklamadılar
	past	imperfective	saklamıyordum	saklamıyordun	saklamıyordu	saklamıyorduk	saklamıyordunuz	saklamıyordular
	future		saklamayacağım	saklamayacaksın	saklamayacak	saklamayacağız	saklamayacaksınız	saklamayacaklar
inferential	perfective		saklamamışım	saklamamışsın	saklamamış	saklamamışız	saklamamışsınız	saklamamışlar
	aorist		saklamazmışım	saklamazmışsın	saklamazmış	saklamazmışız	saklamazmışsınız	saklamazmışlar
	imperfective		saklamıyormuşum	saklamıyormuşsun	saklamıyormuş	saklamıyormuşuz	saklamıyormuşsunuz	saklamıyormuşlar
conditional	simple		saklamasam	saklamasan	saklamasa	saklamasak	saklamasanız	saklamasalar
conditional	perfective		saklamasaydım	saklamasaydın	saklamasaydı	saklamasaydık	saklamasaydınız	saklamasaydılar
optative			saklamayayım	saklamayasın	saklamaya	saklamayalım	saklamayasınız	saklamayalar
progressive			saklamamaktayım	saklamamaktasın	saklamamakta	saklamamaktayız	saklamamaktasınız	saklamamaktalar
necessitative			saklamamalıyım	saklamamalısın	saklamamalı	saklamamalıyız	saklamamalısınız	saklamamalılar
imperative				saklama	saklamasın		saklamayın	saklamasınlar

Negative interrogative

			singular			plural
			1^st person	2^nd person	3^rd person	1^st person	2^nd person	3^rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	saklamaz mıyım?	saklamaz mısın?	saklamaz mı?	saklamaz mıyız?	saklamaz mısınız?	saklamazlar mı?
	present	imperfective	saklamıyor muyum?	saklamıyor musun?	saklamıyor mu?	saklamıyor muyuz?	saklamıyor musunuz?	saklamıyorlar mı?
	past	perfective	saklamadım mı?	saklamadın mı?	saklamadı mı?	saklamadık mı?	saklamadınız mı?	saklamadılar mı?
	past	imperfective	saklamıyor muydum?	saklamıyor muydun?	saklamıyor muydu?	saklamıyor muyduk?	saklamıyor muydunuz?	saklamıyorlar mıydı?
	future		saklamayacak mıyım?	saklamayacak mısın?	saklamayacak mı?	saklamayacak mıyız?	saklamayacak mısınız?	saklamayacaklar mı?
inferential	perfective		saklamamış mıyım?	saklamamış mısın?	saklamamış mı?	saklamamış mıyız?	saklamamış mısınız?	saklamamışlar mı?
	aorist		saklamaz mıymışım?	saklamaz mıymışsın?	saklamaz mıymış?	saklamaz mıymışız?	saklamaz mıymışsınız?	saklamazlar mıymış?
	imperfective		saklamıyor muymuşum?	saklamıyor muymuşsun?	saklamıyor muymuş?	saklamıyor muymuşuz?	saklamıyor muymuşsunuz?	saklamıyorlar mıymış?
conditional	simple		saklamasam mı?	saklamasan mı?	saklamasa mı?	saklamasak mı?	saklamasanız mı?	saklamasalar mı?
conditional	perfective		saklamasa mıydım?	saklamasa mıydın?	saklamasa mıydı?	saklamasa mıydık?	saklamasa mıydınız?	saklamasalar mıydı?
progressive			saklamamakta mıyım?	saklamamakta mısın?	saklamamakta mı?	saklamamakta mıyız?	saklamamakta mısınız?	saklamamaktalar mı?
necessitative			saklamamalı mıyım?	saklamamalı mısın?	saklamamalı mı?	saklamamalı mıyız?	saklamamalı mısınız?	saklamamalılar mı?

Synonyms edit

Derived terms edit

Related terms edit

sakınmak

References edit

^ Redhouse, James W. (1890) “صاقلامق”, in A Turkish and English Lexicon‎^[1], Constantinople: A. H. Boyajian, page 1159
^ Clauson, Gerard (1972) “sakla:-”, in An Etymological Dictionary of pre-thirteenth-century Turkish, Oxford: Clarendon Press, page 810

[1] Redhouse, James W. (1890) “صاقلامق”, in A Turkish and English Lexicon‎^[1], Constantinople: A. H. Boyajian, page 1159

[2] Clauson, Gerard (1972) “sakla:-”, in An Etymological Dictionary of pre-thirteenth-century Turkish, Oxford: Clarendon Press, page 810

[1]

[2]